Hani var ya şu sokağın başından sesi artarak gelen otomobil...Hani arkasında bağlaç olan de'nin "Hayallerde Güzeldi, Yaşanabilseydi" diye ağzından çıktığı gibi birleşik yazıldığı Şahin'in direksiyonunu tutan arkadaş...

Hani arkadaşını bırakmak için sokağa giren şu kolunda kahverengi boncuklar olan üstten üç düğmesi açık delikanlı... Ya anlasana işte, hani arkadaşı veda etmek isterken bile yarım saat yolun ortasını işgal eden ve müziğin sesini bastırmak için bırak üst komşunun daha yeni zar zor uykuya dalmış bi buçuk yaşındaki bebeğini uyandırmayı, öteki sokağı bile ayağa kaldıracak kadar şiddetli şekilde bağıran Anadolu delikanlısı...

Tahmin etmiş olmalısın, hani gece 01:38 olmuş olması yatak odasının camlarını titreten ve kelimelerini bile anlamadığım yeni çıkan şu zıppıdı güppüdü şarkımsıyı kısmasını gerektirmeyen amerikan tıraşlı kumral yiğit var ya...

Yahu hani geçen sabaha karşı sokakta yaptıkları vedalaşma seromonisi ile olay var herhalde diyerek telaşla erkeklerin şort atlet balkona, kadınların başlarını göstermeyecek şekilde tül perdelerin arkasından camlara çıkmasına neden olan duruşuyla alev saçan Hakkı ve diğerleri...

Hani diyorum ki, bu arkadaşlar diyorum,

Kul diyorum, hak diyorum.
Bi ara diyorum.
Duymuşlar mıdır?
Duydularsa da kulak ardı mı ettiler?
...

Yazının ilk iki bölümünü de sen yaz, yazmazsan yazarım sevgili okur.